Nuhun gemisini zeytinliğin dibinde.. Tufan zeytinliklerde bitti hayat orada başladı.

 

ülkemizde ve dünyada zeytinciliğin ne şekilde başladığının anlatıldığı ders notunda Girit’te bulunan tarihi müze ve ülkemizin içindeki tarihi yerler hakkında bilgi vermektedir.  ABD’de yayılan safinaz ile temel reisin zeytinyağı sevdasından günümüze neler değişti anlatılmaktadır.

dünya tarihinin başladığı dönemlerden günümüze kadar ülkemizde ve dünyada neler değişti, tarımın tarihinde yıllara göre neler olduğunun anlatıldığı derstir. cumhuriyet döneminin başında yaşanılan olayla sanki günümüzü anlatmaktadır. tarımda geçmişi bilmek ve geleceğe güvenle bakmak için daha fazla araştırılma yapılması gerekmektedir.

 

7 Mayıs 1924 Cumhuriyet Gazetesi

Tereyağı sarfiyatı % 50 azaldı. Bu seneki zeytinyağı mahsulü hiç ümit verici değil, şeker ve petrol piyasalarında düşüş vardır. Sayfa 16.

9 Mayıs 1924 – Cumhuriyet Gazetesi

Afyon ihracat ticaretimizde başlıca nazarı dikkate alınacak nokta tağşişin men edilmesidir. Mağşuş afyon ihracı yüzünden Türkiye afyonları harici afyon pazarlarında şöhret ve revaçlarını kaybedebilirler. 18. sayfa.

17 Nisan 1925 Cumhuriyet Gazetesi

Antrepo meselesi günün en mühim meselesi halini almıştır. Rıhtım şirketi yükümlüğünü ifa etmemektedir. Bir çok tüccarlarımız yoldaki ticari eşyalarını Pire ve Tiryeste limanlarında bıraktırmaya mecbur olmuşlardır.

 

25 Temmuz 1926 Cumhuriyet Gazetesi

Ucuz satıyoruz
Pahalı alıyoruz.

 

4 Kasım 1928 Cumhuriyet Gazetesi

Hakikat böyle olunca her şeyden evvel ve nispeten çok kısa bir zamanda iktisadi muvazenemizde istihsalat ve ihracatı arttıracak maddelerin nelerden ibaret olacağını tetkik etmeliyiz. İşte o maddelerden bizim hafızamıza gelenler:
hububat ziraati
pamuk
kömür
her türlü yaş kuru meyve bilhassa üzüm incir ve fındık
zeytinyağı

10 Aralık 1928 Cumhuriyet Gazetesi

Umumi bir üretim seferberliği açmalıyız. Paramız düşüyor. Yapılacak iş şudur: üretim seferberliği.

Omuzlarımızdaki ağır hayat pahalılığı yükünü hafifletmek için üretimimizi arttırmaktan başka çare yoktur.

4 Ocak 1929 Cumhuriyet Gazetesi

Ayıp ayıp

Bir tüccar sahtekarlık yaparak gümrükçüleri aldatıyormuş.

6 ocak 1929 Cumhuriyet Gazetesi

30 milyon liralık buğday alacağız. Yani 30 milyon liramız gidecek.

 

25 Mayıs 1930 Cumhuriyet Gazetesi

Bazı kimselerin Avrupa piyasasına çürük ve bozuk yumurta göndermeleri Türk yumurtası için fena reklam olmuştur.

29 Mayıs 1930 Cumhuriyet Gazetesi

Yunan ihracatı berbat bir halde bulunuyor. Zeytinlerinden kurt çıkıyormuş, incirleri fena, tütünleri satılmıyor. İktisatçıları şikayet ediyor.

11 Mayıs 1931 Cumhuriyet Gazetesi

Bir hasta soruyor – eski Türkler neden bu kadar kuvvetli idiler ve nasıl 4 kadın birden alıyorlardı? Prof dr. Cevap veriyor. – gayet basit! Türkiye’de her yemekten evvel bir kadeh rakı, yemekten sonra da halis Türk tütününden yapılmış bir sigara içerler. Bundan dolayı Türk gibi kuvvetli sözü atasözü olmuştur. Gene bundan dolayıdır ki dünyanın en çok yaşayan adamı olan Zaro ağa Türklerin arasından çıkmıştır.

Brüksel panayırında Türk pavyonundaki yazı
Zaro ağa: 1774 – 1934

 

8 Ocak 1932   Cumhuriyet Gazetesi

İhracat ofisinin 1931 senesi zarfında yaptığı mühim işlerden biri de fındık mahsülünün meni tağşişi hakkında hazırlanıp heyeti vekilce tasdik ve mariyete dahil olan nizamnamedir.

 

 

12 Ağustos 1948 Cumhuriyet Gazetesi

Yeni bir plana göre İskenderun’da muayyen bir saha serbest ambar ve ardiye olarak kullanılacak.
İskenderun’da gümrük bakımından serbest bir bölge tesisi düşünülmektedir. Bakanlar arasında kurulan bir komisyon, bu düşüncenin tatbıkına bir başlangıç olmak üzere rapor hazırlamıştır. Rapora göre İskenderun’da 510 bin liraya kadar bir paraya ihtiyaç vardır. Rapora göre her millet Türkiye dahiline sokmamak şartile malını İskenderun’daki ambarlarda bırakabilecek hatta bunlar fabrikasyonları yapılarak tekrar harice çıkarılabilecektir. Yabancı milletler bu faaliyetlerden dolayı Türk gümrüğüne para ödemiyecekler, sadece depo ve işçilik karşılığını vereceklerdir. Böylece memleketimize döviz sağlanmış olacaktır.

 

8 Haziran 1950 – Milliyet Gazetesi

İhraç Edilecek Olan Fındıklarımıza Suikast

Memurlar tarafından muayene edilip mühürlenen sandıkların söküldüğü anlaşıldı.

Karadeniz merkezlerinden ihraç edilmek üzere hazırlanmış olan büyük parti fındıklar, devlet kontrol memurları tarafından muayene ve mühürlendikten sonra bir firma gayet ustalıkla kurşun mühürleri sökerek yerine kötü cins fındıklar doldurmuştur. Bu fındıklar İstanbul’a sevkedilirken şehrimizdeki devlet kontrol memurları tarafından açılmış ve hile yapıldığı tespit edilerek ihraçtan men edilmiştir.
Diğer taraftan ihracat kontrolörleri de bazı firmaların bu yolda hareket ettiklerini tespit ettiklerinden kanuni muamelelere tevessül etmişlerdir. Bu gibilerin ihracat ruhsatnameleri ellerinden alınmakla beraber haklarında kanuni ceza hükümleri de tatbik edilecektir.
Bu gibi ihraç maddelerimizin bundan sonra daha sıkı bir kontrole tabi tutulacağı şüphesizdir.

19 Mart 1951 Hürriyet Gazetesi
Yunanistan bizden eşek almayacak

Eşeklerin yüksekliği 1 m 10 cm olmadığı için mubayaadan vazgeçti.
Yunanistan dahili harbi sırasında komünistler tarafından hayvanları çalınan köylülere hayvan tedarik etmek üzere memleketimize gelmiş olan Yunan Tarım Bakanlığı hayvan mübayaa (alım) heyeti Trakya ve Ege bölgesinde yaptığı mubayaalardan sonra şehrimize dönmüş bulunmaktadır. Heyetin satın aldığı bazı hayvanlar Yunanistan’a gönderilmiş bulunmaktadır.

25 Temmuz 1952 – Hürriyet

İhracat kararı verilmediğinden fındık fiyatı iniyor. 2.5 milyon kişinin tek geçim vasıtası olan fındık kiloda 1 lira ucuzladı. Sayfa 249.

22 Ekim 1952 tarihli Hürriyet Gazetesi
Karaağaç Serbest Ticaret Bölgesi Oluyor

Bu mıntıkada Türk ve Yunan parasıyla satış yapılabilecek

Bugün açıklandığına göre Türkiye-Yunanistan hududu üzerinde bulunan Karaağaç mıntıkasında iki hükümet, bir serbest ticaret mıntıkasının kurulması hususunda mutabık kalmışlardır. Serbest ticaret mıntıkası 20 km genişliğinde bir sahada kurulacak ve her iki memleket halkı bu mıntıkalara serbestçe ve pasaportsuz olarak girip çıkabilecekler ve mallarını burada serbestçe satabileceklerdir. Ancak serbest ticaret mıntıkasına girecek olanların pasaporttan muafiyetlerine mukabil her iki hudut makamları kendilerine karşı tarafa geçmek üzere birer hudut vesikası verecektir. Elinde bu hudut vesikası olanlar hiçbir kayda tabi olmadan ve kendi paralarıyla Türk lirası veya drahmi esası üzerinden serbest mıntıkada ticaret yapabileceklerdir.

13 Mart 1953 tarihli Milliyet Gazetesi

Döviz Kaçakçılığı

Takas yolu ile ihracatta döviz kaçakçılığı yapıldığı anlaşıldı.

Son zamanlarda takas yolu ile yapılan ihracatın geniş ölçüde döviz kaçakçılığına yol açtığı anlaşılmıştır. Alakalılar tarafından bildirildiğine göre Ekonomi ve Ticaret bakanı kaçakçılığın önüne geçmek için takas yolu ile ihracata müsaade edilmemesini prensip itibariyle kabul edilmiştir. Bu husustaki kararın önümüzdeki hafta Mıntıka Ticaret Müdürlüğüne tebliği beklenmektedir.

Belirtildiğine nazaran kaçakçılık takaslı ihracatta bilhassa fındık yerine fasulye, ham haşhaş yerine afyon ihraç edilmek suretiyle yapılmaktadır. Bu mevzuu etrafında dün kendisiyle görüştüğümüz salahiyetli bir şahıs şunları söylemiştir. Milli ekonomimizin ikinci cihan harbinde yerinde saydıran takaslı ihracat olmuştur. Mesela Almanya’ya en önemli ihraç mallarımız olan buğday, tütün, üzüm ihraç edilmiş mukabilinde bir takım fuzuli maddeler pahalı olarak ithal edilmiştir. Bu da gösteriyor ki takaslı ihracat memleketimize daima zararlı olmuştur.

 

6 Temmuz 1954 Hürriyet Gazetesi
Kalitesi bozuk olduğu için Almanya bizden üzüm almayacak

Türkiye’nin en büyük pazarlarından biri olan Batı Almanya bundan böyle Türkiye’den kuru üzüm almayacağını resmen açıklamıştır. Bu hususta verilen resmi beyanatta İzmir üzümlerinin çok pis ve bozuk olması yüzünden alakalıların bu kararı almaya mecbur kaldığı da bildirilmektedir. Batı Almanya’nın bu kararı Ege üzüm müstahsil ve tüccarları tarafından teessürle (üzüntüyle) karşılanmıştır.

 

3 Nisan 1957 tarihli Hürriyet Gazetesi

Zeytinyağı İhracatı için kilo başına 150 kuruş civarında pirim verilecek.
İzmir’de Ticaret Vekili Aker’le tacirler arasında Hileli İhraçlar yüzünden dün münakaşalar oldu. Vekil tacirlerin hileli ihracatı bildiğini söyledi. İhracatçılar itiraz edince Aker, cebinden bir kağıt çıkarıp bunların isimlerini sayabilirim dedi.

Son zamanlarda bilhassa pamuk ve üzüm ihracatı üzerinde vuku bulan sviç hadisesi bugün İktisat ve Ticaret Vekili Abdullah Aker ile şehrimiz ihracatçıları arasında yapılan toplantıda sert tartışmalara yol açmıştır. Vekil ile ihracatçılar arasında cereyan eden bu münakaşalı müzakereler esnasında Abdullah Aker sviç hadiselerinin mutlaka ihracatçuıların malumatıu tahtında (bilgisi dahilinde) yapıldığını iddia etmiş ve bir tüccar hariç diğer bütün ihracatçılar vekilin bu ithamını şiddetle reddederek sviç hadiselerinden kendilerinin asla haberdar olmadıklarını bildirmişlerdir.

İhracatçıların bu kesin sözleri karşışında bir aralık hiddetlenen Ticaret vekili çantasından bir kağıt çıkararak isterseniz sviç yapanların isimlerini teker teker sayayım demiştir.
Bundan sonra konuşmasına devam eden ihracatçı tüccarlar ezcümle Tariş’e istisnai muamele yapıldığını ve ihraç zorluğu yüzünden bir çok pazarların kaçırıldığını iddia etmişler, kendilerine kolaylık gösterilmesini dolayısıyla memleketin de kazanç temin etmesini istemişlerdir.

Sviç nedir?
Şikayetlere cevap veren Ticaret Vekili sviçin mahiyetini şöyle izah etmniştir. Konuşmalara dikkat ettim sviçten bahsedilmedi. Ben size soruyorum: siz reexport ve sviçten ne anlıyorsunuz? Bizim anladığımıza göre reexport bir malın ihraç edildiği memlekete girip gümrük muamelesi yapıldıktan sonra aynı memleket tarafından başka bir memlekete aktarılmasıdır. Sırf reexportla uğraşan memleketler varken bununla ne biz ne de siz başedersiniz. Ama sviç öyle değil. Sviç mal ihraç edilen memlekete gitmeden transit olarak başka bir memlekete gitmektedir ki işte bu hadisenin mahiyeti de budur.

Abdullah Aker müteakiben sviçe bir hal çaresi bulunmasını istemiş ve aksi takdirde hükümetin zecri (zorlayıcı) tedbirler başvuracağını kati bir lisanla bildirmiştir.
Vekilin bu konuşması üzerine ihracatçılar öğleden sonra da aralarında bir toplantı yaparak sviç hadisesini önleyici bir karar almışlardır. Bu karara göre vapur acenteleri yüklenen malı konişmentolarında yazılı limana götüreceklerine dair birer taahhütname vereceklerdir. Ayrıca mal yüklendikten sonra ihracatçı malın cinsini ve gideceği limanı bildiren bir liste çıkararak İhracatçı Birliğine verecek ve birlik de Ataşelik vasıtasıyle tahkikat yapacaktır.
İktisat ve Ticaret vekili bugün ayrıca zeytinyağı ihracatını arttırmak maksadılşe zeytinyağı ihraç edeceklere kilo başına hülükümetçe ihraç edilen miktar nisbetinde prim verileceğini açıklamıştır. Memleketimizde zeytinyağı fiyatları dış piyasalardaki zeytinyağı fiyatlarına nazaran bir misli fazla bulunmaktadır. Dış piyasalarda zeytinyağının kilosu 150-160 kuruş olduğuna göre hükümet ihracatçıya kilo başında bir o kadar daha pirim vermek suretiyle aradaki fiyat farkını kapatacaktır. Bu hususta Ziraat Bankasında hususi bir fon ayrılmıştır.

9 Nisan 1957 Hürriyet Gazetesi
Zeytinyağı tacirleri yeni durumdan memnun değil

İhracat imkanlarını arttırmak gayesiyle tesbit edilen fiyat dış piyasalarca pahalı bulunuyor

Sabun imalinde zeytinyağı kullanılmasının yasak edilmesinden sonra ihracat için kabul edilen fiat tacirleri tatmin etmemiştir. Kararname ile ihraca yüzde yüz prim tanınması dahi satıcıyı memnun etmemektedir. Halen ihracat için kabul edilen fiyat 170 krştur. Bunun üzerine yüzde 100 primde ilave edildiği zaman yekun 340 kuruşu bulmaktadır. Halbuki serbest piyasada zeytinyağı 450 kuruşa satılmaktadır. İhracatı temin için yarın fiyat olan 225 kuruş da dış piyasalarda pahalı bulunduğundan şimdilik ihracat yapılamamaktadır.

 

18 Temmuz 1959 Hürriyet Gazetesi
Birleşik Arap Cumhuriyetine su satacağız.

Kap bulunur, gümrük de düşürülürse yılda 1 milyar Mısır Lirası temin etmek kabil (mümkün)

İçecek suyunu dışardan temin eden Birleşik Arap Cumhuriyeti memleketimizden kaliteli su almak istemekte, fakat kap bulunamaması ve gümrük bedellerinin yüksekliği sebebiyle her yıl İtalya’ya 1 milyar Mısır Lirası tutarında döviz kaptırılmaktadır.

 

24 Ocak 1963 Tarihli Hürriyet Gazetesi
İspanya Çok sayıda at ve katır istiyor.

Bazı İspanyol firmaları, yerli at ve katırlarımıza talip olmuşlardır. Çok sayıda bu cins hayvanları ithal etmek için şehrimiz (İstanbul) Ticaret Odası’na müracaat eden firmalar Türk atlarının ve katırlarının cins bakımından gayet yüksek evsafta olduğunu bildirmişlerdir. Oda gelen teklifleri bir sirkülerle ilgili ihracatçılara duyurmuştur. Ayrıca İtalya, Fransa ve İngiltere gibi sanayi bakımından bir hayli gelişmiş memleketler de yurdumuzdan havlu, yatak çarşafı, hediyelik eşya, deri ceket, ve palto, mermer, kuş tüyü satın almak istediklerini, teklif beklediklerini bildirmişlerdir. Ticaret Odası yetkililerinin verdiği bilgiye göre, ihracatımız son aylarda iyiden iyiye bir gelişme kaydetmiştir. Avrupa firmaları en umulmadık mallara talip olmaktadırlar.

13 Eylül 1963 tarihli Hürriyet Gazetesi

Tarihi anlaşma Ankara’da imzalandı.
Ortak Pazara Girdik.
Türkiye’nin ekonomisini kuvvetlendirmek için üye memleketler 5 yıl müddetle mali yardım yapacaklar. 22 yıl dişinizi sıkın ortak Pazar refah ve saadet geliyor. Aklına esen, elini kolunu sallaya sallaya Roma’ya veya Paris’e gidip beğenmediği her hangi bir otomobili permisiz, gümrüksüz getirebilecek.

 

29 Temmuz 1967 Hürriyet Gazetesi
500 ton Zeytinyağı İtalya’dan geri çevrildi.
İhraç edilen zeytinyağının içine 37 ton madeni yağ karıştırılmış.

İtalya’ya ihraç edilen yüksek asitli rafinelik zeytinyağlardan 500 tonluk bir parti madeni yağ karıştırılmıştır iddiasiyle geri çevrilmiştir. Bir süre önce tankerlerle İtalya’ya ihraç olunan zeytinyağının tahlil sonunda içinde 37 ton madeni yağ olduğu tespit edilmiş ve uluslararası bir zabıt tutularak durum İzmir’deki ilgililere bildirilmiştir.

Olay İzmir’deki yağ ihracatçıları arasında büyük bir üzüntü uyandırmıştır. Yağ ihracatçıları bunun ihracatımızı etkileyeceğini ileri sürerek ilgililerin duruma el koymasını istemişlerdir.

4 Ağustos 1967 Tarihli Hürriyet Gazetesi

İtalya’ya gönderilen 500 ton yağa madeni yağ karıştırmanın sonu
Artık hiçbir ülke bizden zeytinyağı almıyor
ihracatçı firma müstahsili itham etti.

İzmir’deki bir firma tarafından İtalya’ya ihraç edilen, fakat içerisine madeni yağ karıştırıldığı gerekçesiyle geri çevrilen 500 tonluk zeytinyağı olayı mahkemeye aksetmiştir. Bir sabotaj karşısında kalındığını ifade eden ihracatçı firma sahiplerinden … 10 asitli rafinelik zeytinyağına madeni yağların müstahsil tarafından karıştırılmış olduğunun tespit edildiğini açıklamıştır.

 

Bakanlık El koyuyor

Burumun bu şekil alması üzerine Ticaret Bakanlığı da olaya el koymuştur. Bakanlık müfettişlerinin bugünlerde İzmir’de bu konuda geniş bir tahkikat ve araştırma yapmaları beklenmektedir. Ayrıca İhracatçılar Birliği Meclisi de toplantıya çağırılmıştır. Meselenin içyüzü anlaşılmadan bu çevreler her hangi bir açıklamada bulunmak istememektedirler. Yalnız ifade ettikleri Türkiye’nin zeytinyağı ihracatının büyük bir darbe yediğidir.

Bu meselede Türkiye’nin döviz kaybının 2.5 – 3 milyon lira kadar olduğu bildirilmiştir. İtalya’dan geri çevrilen 500 ton yağda 21 ton kadar karışım bulunmuştur. Bunun da büyük kısmının pirina yağı olabileceği ifade edilmiştir. Alakalı çevreler Türkiye’de istihsal edilen zeytinyağının asit derecesinin çok yüksek olduğunu bu sebeple yabancı firmaların geniş çapta ithalata giriştiklerini fakat bu olayın büyük bir talihsizlik olduğunu belirtmişlerdir.

Bu olaya ilişkin haberler günlerce devam etmiş, İzmir ve İstanbul’da toptancı ve perakendecilerin dükkanlarına baskınlar yapılmış, iç piyasada satılan zeytinyağlarına da madeni yağ karıştırıldığı anlaşılmış, Burdur’da zeytinyağı satışı tamamen, ülke genelinde de bakkallarda açık olarak zeytinyağı satışı yasaklanmıştır. Edremit Ticaret Odası ise gazetelere verdiği ilanlarla kendi bölgelerinin ürünlerinde hiçbir karışımın olmadığını ilan etmiştir. Sonuç olarak bu olaya ilgisi olduğu düşünülen 22 kişi tutuklanmıştır. Ancak 1974 yılında dahi konuya ilişkin davalar ve tartışmalar sürmektedir.

9 Ağustos 1967 tarihli Hürriyet Gazetesi

İzmir Sanayi Odası çare buldu

Karışık yağları devletin satın alması istendi.

İzmir Sanayi Odası Zeytinyağı Meslek Komitesi yaptığı fevkalede toplantıda iade edilen yağlar ve bilhassa zeytinyağı ihracatı konusunda yeni önemli kararlar almış, bu meyanda ortada kalan 500 ton yağın hükümetçe satın alınarak münhasıran (yalnızca) sabun imalinde kullanılmasının temini talep edilmiştir.

 

20 Ocak 1971 – Hürriyet

Avrupa’ya salatalık satın ve bol bol para kazanın.

Ortak Pazar genel sekreteri Türk Sanayicilerine satacağınızı yapın, yaptığınızı satmayın dedi. Sayfa 297.

 

18 Şubat 1978  Hürriyet

Yeni bir döviz kaynağı bulundu. Zeytin fidanı ihraç ediyoruz. Suriye tarım bakanlığınca görevlendirilen 4 kişilik bir heyet Bursa’dan 40 bin adet zeytin fidanı aldı. Sayfa 305.

 

13 Kasım 2015 Tarihli Sabah Gazetesi
İTALYA’DA  ZEYTİNYAĞI SKANDALI

Dünyanın en büyük ikinci zeytinyağı üreticisi İtalya’da gıda skandalı yaşanıyor. Ülkedeki en büyük 7 zeytinyağı şirketi hakkında düşük kaliteli ürünleri yüksek kaliteli sızma etiketiyle sattığı iddiasıyla soruşturma açıldı. Bu olaydan sonra tüketicilerin Türkiye gibi dünyadaki diğer zeytinyağı üreticilerine yönelmeleri bekleniyor.
İspanya’dan sonra dünyanın en büyük ikinci zeytinyağı üreticisi İtalya, büyük bir gıda skandalı ile çalkalanıyor. Ülkedeki en büyük 7 zeytinyağı şirketi hakkında düşük kaliteli zeytinyağlarını yüksek kaliteli sızma zeytinyağı etiketiyle sattığı iddiasıyla soruşturma açıldı. Üreticilere yanlış etiketle sattıkları şişe başına 6 bin TL para cezası verilmesi gündemde. Skandal, mayıs ayında yerel bir tüketici dergisince ortaya çıkarılmıştı. Tarım bakanlığı da konuyla ilgili soruşturma başlatmıştı. Tüketici derneklerinden uzmanların da katıldığı testlerde 20 markadan 9’unun düşük kalitede olduğu tespit edilmişti. Sızma zeytinyağının litresi 26 TL, doğal zeytinyağının litresi ise 15 TL’den satılıyor.

DÜŞÜK HASAT ETKEN

Rengi yöreye göre sarıdan yeşile doğru değişen sızma zeytinyağı, zeytinler toplandıktan hemen sonra basınç veya sızma yöntemiyle üretiliyor. Üretimde ısı ya da kimyasal kullanılmıyor. Bu nedenle asit seviyesi düşük, kalitesi yüksek. Doğal zeytinyağının ise asit seviyesi yüksek, kalitesi düşük. Düşük hasat skandalın nedenlerinden biri olarak gösteriliyor. İtalya’nın bazı bölgelerinde zeytinliklerde hastalıklar yaşandı. Bu nedenle hasadın 2014 yılına göre düşük olması bekleniyor. Sektör değerinin yıllık 5 milyar Euro olduğu tahmin ediliyor. 2011 yılında da 5 İtalyan zeytinyağı şişesinden 4’ünde diğer Akdeniz ülkelerinden gelen düşük kaliteli zeytinyağı bulunduğu tespit edilmişti.

“ŞİŞE BAŞINA 5 BİN EURO TAZMİNAT TALEP EDİN”

İtalya Maliye Bakanı Maurizio Martina, soruşturmanın tüketicilerin ve binlerce dürüst zeytinyağı üreticisinin haklarının korunması açısından önemli olduğunu vurguladı. Maurizio Martina, 2014 yılında yapılan 6 bini aşkın denetimde 10 milyon Euro değerinde zeytinyağına el koyduklarını hatırlattı.

“İMAJA ZARAR VERDİ”

İtalyan tüketici derneği Federconsumatori’nin başkanı Rosario Trefiletti de “Bu üçkâğıtçılık. Yalnızca tüketicilere değil, tüm ülkeye ve İtalyan ürünlerinin imajına verdiği zarar çok büyük” diye konuştu. Tüketici hakları birliği Codacons’un başkanı Carlo Rienzi ise tüketicilere ellerindeki sahte etiketli şişeler nedeniyle üreticilerden 5 bin Euro’ya kadar tazminat talep etmelerini önerdi.

https://www.sabah.com.tr/yasam/2015/11/13/italyada-zeytinyagi-skandali

4 Aralık 2015 BBC Türkçe

Türk zeytinyağına ‘İtalyan malı’ etiketi
İtalya’da, Türkiye’nin de aralarında bulunduğu ülkelerden gelen zeytinyağının “İtalyan malı” etiketiyle hem iç pazarda hem de yurt dışına satıldığı ortaya çıktı.
Ülke basınında yer alan haberlere göre Türkiye, Suriye, Fas ve Tunus’tan getirilen yaklaşık 7 bin ton zeytinyağının, “% 100 İtalyan malı” etiketiyle satıldığı iddiasıyla soruşturma açıldı.
İtalya’nın zeytinleriyle ünlü Puglia bölgesinde yer alan 12 şirket ve bir laboratuvarın da dolandırıcılığa karıştığı iddia ediliyor.
6 kişi hakkında da ticari dolandırıcılık ve gıdaların menşeini gizlemek suçlamasıyla inceleme başlatıldı.
Zeytinyağının içeriğindeki zeytin türlerini analiz etmeye yarayan bir DNA testiyle, yağın menşeinin Türkiye, Suriye, Fas ve Tunus olduğu belirlendi.

https://www.bbc.com/turkce/haberler/2015/12/151204_italya_zeytinyagi

2017 eylül rekolte beklentisi

2017 – 2018 zeytinyağı fiyatları

 

26 Kasım 2019 tarihinden itibaren UNESCO tarafından Dünya Zeytin Günü ilan edildi.

2019 Kasım

TARİŞ Kuzey Ege Zeytinyağı fiyatları

 

Mitoloji, Kuran, Tevrat ve İncil’de zeytin ve zeytinyağı ayetlerinin yazıldığı ders notudur.

 

Zeka, Aydınlık, beceri ve el sanatları tanrıçası Minerva (Tanrıça Athena’nın Latince adıdır) ile Deniz tanrısı Neptün (Poseidon), Atina şehrinin tanrıçası olmak için Olimpos Tanrısı Jüpiter’in düzenlediği yarışmaya katılırlar. Jüpiter, Atina şehrini, kendisine insan soyu içeren yararlı hediyeyi sunana vereceğini ilan eder. Neptün, Atina akropolünün üstünde tuzlu bir göl (deniz) oluşturur. Minerva ise bir zeytin ağacı… Minerva, bu bitkinin, insanlığın yaralarını iyi edecek bir merhem, lezzetli ve bol enerjili bir besin maddesi ve karanlıkları aydınlatacak bir alev olduğunu söyler. Jüpiter, Atina’nın yönetimini, denizden daha yararlı olan zeytin ağacını kendisine sunan Minerva’ya verir. Persler, Atina’ya saldırdıklarında akropoldeki zeytin ağacını yakarlar, ne var ki, ağaç bir gecede tekrar filizlenip ölümsüzlüğünü kanıtlar. Yunanlılar da zeytini koruyucu ve kurtarıcı bilmiş, zeytin ağacına tapınmışlardır.

Eski Mısır, Eski Yunan ve Roma mitolojilerinde zeytin ağacı ve zeytinyağı kutsanmıştır.

Nuh tufanının bitişi zeytin dalıyla simgelenmiştir.

Tevrat ve İncil’de kutsanarak çok bahsedilir.

Kur’an-ı Kerim’de “mübarek” kılınan bir nimet olarak bahsedilmiştir (Nur Suresi 35. Ayet).

Hatta, insanın kusursuz yaratılışı konusunda Allah, zeytin üzerine yemin etmiştir (Tin suresi).

 

videolu ders anlatımını izlemek için youtube linkine tıklayabilirsiniz. 

 

 

 

Zeytinin Tarihi ders notlarını indirmek için tıklayınız.

 

Dr. Mücahit KIVRAK

 

zeytin ders notu: 4